Tacettin Şimşek’in mizahî hikâyelerini Açıkkara dergisinde okuyoruz. Derginin ruhuna uygun, okuyanları güldüren, düşündüren, keyiflendiren hikâyelere imza atıyor Şimşek. Sadece hikâye değil, Tayyib Atmaca ile deyişmeleri de dergi okurları tarafından ilgiyle takip ediliyor.

“Nedim Kimden Kaçıyor?” içinde yirmi mizahî hikâyenin yer aldığı bir kitap. Tacettin Şimşek’i tanıyorsanız, hikâyenin kahramanları arasında onun varlığını da rahatlıkla hissedebilirsiniz. Hikâyelerin ütopik, fantastik, alengirli tarafları yok. Bildiğiniz hayatın içinden hikâyeler. Size tebessüm ettiren, tanıdık gelen, yaşadığınız ya da şahit olduğunuz olaylar silsilesinin güldüren yanlarını size bir buket şeklinde sunan sıcak hikâyeler.

Yazar kitabına uzaktan bakmıyor. Olayların tam içinde yer alıyor. Bu yüzden de sizi hemen kuşatıyor anlatılanlar. Ben de böyle bir şey yaşamıştım deyip içinize eski zamanların siyah beyaz görüntüsü gelip yerleşiyor. Mizahın zaten farkında olma gibi bir özelliği vardır. Herkesin yaşayıp gittiği bir hayat var. Mizah yazarı, olayların kendinde kalan ve mizaha yatkın yönlerini biraz da cilalayarak okuyucuya sunar. Şimşek de hayatın içinden konuşarak, olaylara içten dokunuşlar yaparak olup biteni kendi mizah rengine boyuyor.

Kitabın ilk hikâyesindeki “Eli Makaslı Müdürler”de anlatılanlara 40’lı, 50’li yaşlardaki herkes şahit olmuştur. Hatta bizzat makaslı müdürün gazabına uğrayanlar da vardır. Şimşek, eli makaslı müdürlerin, saçların arasında yaptığı tren yolunu anlattıktan sonra kendi düşüncesini de sıkıştırıyor hikâyenin içine. Hem de büyük bir keyifle. Yazarın bu dokunuşları olayları bir hikâye ve mizah havasına büründürüyor.

Bütün Memurlar Şef Olmalı, Emniyet Kemeri Vakası, Komşusavar gibi hikâyelerde anlatılanlar da birçoğumuzun yaşadığı ya da şahit olduğu olaylardan kurulu hikâyeler.

Bazı hikâyelerde Tacettin Şimşek, kendi kimliğini gizlemiyor. İsimler farklı olsa da biliyoruz ki olayın bir yerinde yazar bize el sallıyor. Yazım Takıntısı, En Çok Kim Horlar, Aday Kayıp, Ben Bu Adı Neyleyim’de anlatılanlarda karşımıza; şair, edebiyatçı, dilci, akademisyen kimliğinde çıkan kahramanların kimliği konusunda tahminde bulunabiliyoruz.

Kitapta Bir Tokat esintisi de yakalamak elbette beni ziyadesiyle mutlu etti. Ballıca Mağarası’na doğru yapılan bir yolculuk hikâyesinde memleket havasını da bol bol almış olduk.

“Sessiz Gemi İşte O Gün Yazıldı”, bilinen bir aşk hikâyesinin Tacettin Şimşek zaviyesinden elbette nükteli bir anlatımı. Kahramanlar tahmin edeceğiniz üzere; Nazım Hikmet, annesi ve Yahya Kemal. Tüm bunların yanında yaşanan son sahne; ağır ağır giden bir gemi ve geride kalan büyük şairin Türk Edebiyatı’na armağan ettiği muhteşem Sessiz Gemi şiiri.

Kitaba adını veren “Nedim Kimden Kaçıyor?” hikâyesi de bilinen bir olayın yine mizahî anlatımını sunuyor bize. Nedim’in damdan dama atlarken ölümü, tarihi bir gerçeklik olarak yerini alan bir olay. Bir şairi damdan dama atlatan olayın gizemli sırrı da Tacettin Şimşek’in kitabında okurları bekliyor.

Ders kitaplarında Tacettin Şimşek yazılarıyla karşılaşınca büyük bir keyifle paylaşıyordum yazılarını öğrencilerle. Hatta, “Bu yazının sahibi benim arkadaşım.” cümlesini de iliştiriyordum söz arasına. Şimdi de mizahî hikâyeleri ile hayatın gözden kaçan yanlarını okuyup yazara tebessümlü bir selam göndereceğiz. Dostluk gibi samimi ve içten…

Tacettin Şimşek – Nedim Kimden Kaçıyor?- Açıkkara / Hikâye- 2022

Yazıyı Paylaş:

By Mustafa Uçurum

Tokat doğumlu. İlkokulu, ortaokulu ve liseyi Adapazarı’nda; üniversiteyi Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde okudu. Arkadaşlarıyla Martı dergisini ve Yitik Düşler Edebiyat dergisini, daha sonra Tokat merkezli Polemik dergisini çıkarttı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir